NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
وَعُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
قَالَا
حَدَّثَنَا
ابْنُ
إِدْرِيسَ
عَنْ يَزِيدَ
يَعْنِي
ابْنَ أَبِي
زِيَادٍ عَنْ
مِقْسَمٍ
عَنْ ابْنِ
عَبَّاسٍ
قَالَ
كُفِّنَ
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فِي ثَلَاثَةِ
أَثْوَابٍ
نَجْرَانِيَّةٍ
الْحُلَّةُ ثَوْبَانِ
وَقَمِيصُهُ
الَّذِي
مَاتَ فِيهِ
قَالَ أَبُو
دَاوُد قَالَ
عُثْمَانُ
فِي ثَلَاثَةِ
أَثْوَابٍ
حُلَّةٍ
حَمْرَاءَ وَقَمِيصِهِ
الَّذِي
مَاتَ فِيهِ
İbn Abbas'dan demiştir
ki:
"Rasûluilah
(s.a.v.) (birisi) iki kumaştan ibaret olan bir elbise ve (diğeri de) içerisinde
vefat ettiği gömleği (olmak üzere) üç Necran kumaşıyla kefenlendi."
Ebû Dâvûd der ki: (Bu
hadisin râviierinden) Osman (b. Ebi Şeybe, Rasûlullah (s.a.v.)'in birisi)
kırmızı bir elbise ve (diğeri de) içerisinde vefat ettiği gömleği olmak üzere
üç kumaş içerisinde (vefat ettiğini) rivayet etti.
İzah:
İbn Mace, cenaiz
Rasûlü Zişan Efendimizin
kefenini teşkil eden kumaşların sayısı ve özellikleri hakkında çeşitli hadisler
rivayet edilmiştir. Ancak bu rivayetler arasındaki farklar, sadece kelimelere
aittir. Netice itibariyle bu rivayetler arasında esaslı bir fark yoktur.
Mesela 3152 numaralı
hadis-i şerifte Rasûli Ekremin biri Yemen kumaşı olmak üzere üç kumaşla
kef«ilendiğinden bahsedilirken 3153 numaralı hadis-i şerifte üç Necran kumaşı
içerisinde kefenlendiğini ifade edilmekte, 3149 numaralı hadis ile 3150
numaralı hadislerde ise, sadece bir Yemen kumaşıyla kefenlendiği
kaydedilmektedir. Bu farklı rivayetler hakkında imam. Tirmizî "Nebi
(s.a.v.)'in kefeni hakkında muhtelif rivayetler gelmiş ve Hz. Ai-şe'nin rivayet
ettiği hadis bu mevzuda rivayet edilen hadislerin en sahihidir." diyerek
[Tirmizî, cenaiz] yukarıda mealini sunduğumuz 3151 numaralı hadisin bu
mevzu-daki hadislerin en sahihi olduğunu açıklamıştır.
Bütün bu açıklamaları
ve 3152 numaralı hadis-i şerifteki açıklamayı göz önünde bulundurursak
"Rasûlü Zîşan Efendimizin ketenden mamul üç parça Yemen kumaşıyla
kefenlenmiş olduğunu" söyleyebiliriz. Fahr-i Kainat Efendimizin vefatı
esnasında üzerinde bulunan gömlekle kefenlendiğini ifade eden ve ölünün
kefenleri arasında bir de gömlek bulunmasının müstehab olduğunu söyleyen bazı
Hanefilerle, Malikilerin ve zeyd b. Ali ile el-Müeyyed bil-lah'ın delilini
teşkil eden 1353 numaralı hadis aksi görüşte olanlarca zayıftır. Çünkü sözü
geçen hadisin senedinde Yezid b. Ebî Ziyad vardır. Bu.ravi hadis ulemasınca
tenkid edilmiştir. Ayrıca Hz. Nebi'in vefatı esnasında giymekte olduğu gömleğe
sarılarak yıkanıp defnedildiğini kabuletmek çok zordur. İki kumaştan meydana
gelmiş bir elbise içerisinde kefenlendiği ifadesi ise son derece yanlıştır.
Nitekim şu hadis-i şerif bu yanlışı açıkça ortaya koymaktadır. "Rasûlullah
(s.a.v.) Sehuliyye denilen pamuklu üç parça beyaz Yemen bezi içine kefenlendi.
Bunların içinde sarık yoktu. Hülleye gelince; bunun Rasûullah (s.a.)'e kefen
yapmak için satın alınıp alınmadığında halk şüpheye düştüğünden hülle (elbise)
terk olundu ve Rasûlullah (s.a.v.) beyaz pamuklu üç sehuliyye bezi içine
kefenlendi. Hülleyi Abdullah b. Ebû Bekir aldı ve:
"Ben bu huüeyi
kendime kefen yapmak için muhafaza edeceğim." dedi. Sonradan:
"Buna aziz ve
celil olan Allah Nebii için razı olsaydı, O'na kefen yapardı." diyerek
hülleyi sattı; parasını da tasadduk etti."[Müslim, cenaiz]
Nitekim İmam Nevevî de
Hz. Nebidin iki kumaştan oluşan bir hülle (elbise) içerisinde kefenlendİğini
ifade eden 3513 nolu hadisin zayıf olduğunu, çünkü senedinde Yezid b. Ebî
Ziyad bulunduğunu, dolayısıyla bu hadisin delil olma niteliğinden mahrum
olduğunu söylemiştir.